Eminim siz de son zamanlarda, iç mekânlarda 1960’lar esintilerini hissetmişinizdir. Uzun bir modern ve minimal akım sonrası post modern etkileri artık her yerde görebiliyoruz. Bu post modern etkiler yakın bir zamanda beklenmeyen bir dönüş yaparak karşımıza 1960’ların estetik dalgası ile karşımıza çıktı ve açıkça benim kalbimi çok fena aldı.
Belki hatırlarsınız, zamanında 60’ların bu dalgası her evi etkisi altına almıştı. Mavi, yeşil ve turuncu gibi parlak renklerde banyolar vardı. Klozetlerin renkleri bile canlanmıştı o dönem. İşte o estetik stilin dalgası tekrar günümüze dönüyor. Bu sefer tabi ki bazı farklılıklar var, renkler daha pastel ve ölçekler daha dingin olacak gibi duruyor.
Pembe ve yeşilin mükemmel uyumu bu noktada ruhuma dokunuyor. Bu noktada en önemli detaylardan biri; Yeşil’in ve Pembe’nin pastel ve doğal tonlarını seçmeye özen göstermeliyiz. Bu renklerle doğal ahşap tonları da müthiş bir uyum sağlayabiliyor. Bu renklerin farklı tonlarını da birlikte kullanmak mümkün. İyice detaya baktığımda, tüm bu güzel detaylar galiba bana eski Hollywood filmlerini hatırlatıyor. Büyülü bir etkisi var, bana sorarsanız kesinlikle çarpıcı mekânlar oluşturuyor.
Bu mekânlarda dikkat çeken en keyifli detaylardan biri mozaik kullanımın geri gelmesi olmuş. Tabi ki 1940’ların soğuk renkleri ile değil sıcacık pastel renklerle karşımızda bu yeni trend mozaikler. Bu alanlar da kullanılan mozaik yüzeyler acayip, festival gibi, bir anda mekanı çok daha neşeli hale getiriyor. Mozaiklerin seçilirken dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri; mozaik parçalarının ölçeğidir. Ölçek olarak büyük parçalarında olduğu mozaikler kesinlikle daha dinamik alanlar oluşturuyor.
Tabi ki her şeyde olduğu gibi olumlu yanların yanı sıra olumsuz yanlarda birlikte ve dengede. Bu tip mekânlar ilk girildiğinde dinamik, heyecanlı ve keyifli olanlar olmalarına rağmen, yüzlerini çabuk eskitebiliyorlar. Yani 5 sene sonra mekân heyecanlarını kaybedip demode oluyor. Bu sebeple ölümsüz tasarımlar olduğunu söylemek mümkün değil ama akılda kalıcı olacakları kesin.
Bu trende en sevdiğimiz diğer yanlardan birisi de duvarda dinamik geometrik boyamalar yapılması oldu. Herkesin evde kendi duvarlarını boyayabileceği kadar basit uygulamaları içeriyor. Bu uygulamayı yatak odanızda ve ya çalışma alanınızda ayırdığınız bir alanı özelleştirmenizde kullanabilirsiniz. Bu özel renklendirilmiş duvarlar; ufak bir askı alanı olabildiği gibi, yatak başı veya çalışma masasını ön plana çıkartmak için de kullanılabilir. Her türlü dinamik ve keyifli bir sonuç vereceğini söylemek mümkün.
Eğer siz de dinamik detaylardan hoşlanıyorsanız, bu detaylar sizin de çok hoşunuza gidecek. Bu tonları ve bu detayları artık birçok yerde görmeye başlayacaksınız, çünkü birçok tasarımcı bu trendle aşk yaşamaya başladı. Umarım size de keyifli bir okuma olmuştur.
Sevgilerimle,
M
